Bilim Kurgu Peygamberi: Neal Stephenson, "Şifreleme Kılavuzu"nda Kripto Varlıkların Geleceğini Nasıl Tahmin Etti
1999 yılında, internet henüz yaygınlaşmamışken ve dijital teknolojiler emekleme aşamasındayken, ünlü bilim kurgu yazarı Neal Stephenson, romanı "Şifreler Kitabı"nda kripto varlıklar ve merkeziyetsiz sistemlerin potansiyelini öngörmüştü. Bu öngörü sadece bu klasik eserde değil, ayrıca "Kar Taneleri"nde ortaya attığı "metaverse" kavramı gibi diğer eserlerinde de kendini gösteriyor. Bugün, kitapta yer alan birçok tasarım gerçeğe dönüşmüş durumda ve bu da insanı düşündürüyor: Stephenson'un eserleri Satoshi Nakamoto ve onun bitcoin'ine ilham mı verdi?
Bu makalede Stephenson'un "Şifreleme Sözlüğü" ile kripto varlıkların geleceğini nasıl öngördüğü, romandaki teknik tasarımlar ile Bitcoin'in benzerlikleri ve farklılıkları analiz edilecek, Stephenson'un benzersiz içgörüleri tartışılacak ve Lamina1 projesindeki son keşifleri tanıtılacaktır. Hadi bakalım, bu bilim kurgu ustasının edebi eserlerinde kripto varlıkların geleceğini nasıl öngördüğüne ve şekillendirdiğine bir göz atalım.
1. Neal Stephenson ve "Şifreleme Kılavuzu"
Neal Stephenson, çağdaş bilim kurgu edebiyatının ünlü yazarlarından biridir. 1999 yılında yayımlanan "Şifreleme Kılavuzu" hem edebiyat dünyasında büyük yankı uyandırmış hem de teknoloji ve finans alanlarında derin düşüncelere ilham vermiştir. Zaman ve mekânı aşan bu destan romanı, tarih, teknoloji ve macera unsurlarını harmanlayarak, iki zaman diliminde şifreleme uzmanları, bilgisayar korsanları ve matematikçilerin maceralarını anlatmaktadır.
Roman, modern şifreleme prensiplerini detaylı bir şekilde tanıtmaktadır, örneğin RSA algoritması gibi, ayrıca UNIX işletim sistemi gibi bilgisayar güvenliği konularını da kapsamaktadır. Stephenson, kapsamlı teknik tarifleri ve karmaşık hikaye yapısıyla tanınmaktadır, "Şifreler Kitabı" şifreleme teknolojisinin bilgi güvenliği ve kişisel gizliliği sağlamadaki önemini ortaya koymaktadır. Bitcoin ve Kripto Varlıkların yükselişiyle birlikte, Stephenson'ın 20. yüzyılın sonlarında ortaya attığı birçok tasarı, yavaş yavaş gerçeklik haline gelmiştir.
Roman, "Epiphyte Corporation" adlı bir şirketi anlatıyor. Bu şirket, şifreleme temelli dijital varlık sistemleri geliştirmeye adanmıştır. Bu şirket, gelişmiş şifreleme teknolojileri ve dağıtık ağları kullanarak güvenli, anonim ve merkeziyetsiz bir elektronik ödeme sistemi oluşturmayı amaçlamaktadır. Bu tasarım, günümüzdeki kripto varlık sistemleri ile belirgin benzerlikler taşımakta olup, Stephenson'ın öngörüsünü yansıtmaktadır.
2.2 Açık Anahtar Şifrelemesi ve Dijital İmza
Romanda, açık anahtar şifrelemesi ve dijital imzanın kullanımı anlatılmaktadır. Sanal para ticareti, açık anahtar şifreleme teknolojisi ile gerçekleştirilir ve her kullanıcının bir açık anahtar ve bir özel anahtar çifti vardır. Açık anahtar, işlem verilerini şifrelemek için kullanılır, özel anahtar ise şifre çözme ve imzalama için kullanılır. Bu teknolojiler, modern Kripto Varlıklar sisteminin temelini oluşturmaktadır.
Açık anahtar şifrelemesi, bilgi iletiminde güvenlik ve gizliliği sağlar. Dijital imza ise verilerin bütünlüğünü ve gerçekliğini doğrulamak için kullanılır, verilerin değiştirilmediğinden emin olmayı ve belirli bir gönderici tarafından gerçekten oluşturulduğunu garanti eder. Bu mekanizmalar, Bitcoin işlemlerinin çalışma prensibiyle oldukça benzerdir.
2.3 Merkeziyetsiz Ağ
Stephenson, merkezi bir otoriteye ihtiyaç duymayan dağıtık bir sistemi, verilerin bütünlüğünü ve güvenliğini birlikte koruyan birden fazla düğüm aracılığıyla tasvir etti. Bu düşünce, Bitcoin'in blok zinciri teknolojisi ile benzer bir öz taşımaktadır.
2.4 Gizlilik Koruma ve Anonimlik
Romanda, şifreleme teknolojisinin kullanıcı gizliliğini nasıl koruduğu, işlemlerin izlenemez ve denetlenemez hale geldiği vurgulanıyor. Bu anlayış, modern kripto varlıklar içinde de kendini göstermektedir. Bitcoin tamamen anonim olmasa da, açık anahtar adresleri ve karıştırma teknikleri aracılığıyla belli bir düzeyde gizlilik koruma sağlamaktadır.
2.5 Dijital Kripto Varlıkların Gerçekleştirilmesi
"Şifreleme Kılavuzu" şifreleme teknolojisine dayalı bir dijital ekonomi sistemini sergilemektedir. Gerçek dünyada, Stephenson'un kehaneti yavaş yavaş gerçek olmaya başladı, dijital para birimleri dünya genelinde geniş bir kullanım alanı buldu ve blockchain teknolojisinin finans, tedarik zinciri, sağlık gibi birçok alanda uygulanmasını teşvik etti.
3. Satoshi Nakamoto ve Bitcoin'in Doğuşu
3.1 Bitcoin'in Arka Planı ve Kökeni
2008'de, Satoshi Nakamoto takma adıyla bilinen gizemli bir kişi, "Bitcoin: Eşler Arası Elektronik Nakit Sistemi" başlıklı beyaz kitabı yayımlayarak yeni bir merkeziyetsiz dijital para birimi olan Bitcoin'i tanıttı. 2009'da, Bitcoin ağı resmen başlatıldı ve ilk Bitcoin bloğu Satoshi Nakamoto tarafından madencilik yapıldı.
Bitcoin'in doğuş arka planı karmaşık ve derin sosyal ekonomik anlamlar taşımaktadır. 2008'deki küresel finansal kriz, geleneksel finans sistemine olan güvensizliği tetikledi ve merkeziyetsiz dijital para sistemleri ortaya çıktı. Bitcoin sistemi, geleneksel finans sistemindeki yüksek işlem maliyetleri, gecikmeler, merkezi kontrol ve potansiyel yolsuzluk riskleri gibi birçok sorunu çözmeyi amaçlamaktadır.
3.2 Bitcoin Beyaz Kitabı'nın temel düşüncesi
Satoshi Nakamoto'nun Bitcoin beyaz kitabı birkaç temel fikir ortaya koymuştur:
Merkeziyetsizlik: Dağıtık defter aracılığıyla gerçekleştirilir, tüm düğümler defteri ortak olarak korur.
Noktadan noktaya ticaret: Kullanıcılar doğrudan ticaret yapabilir, aracı kurumlara ihtiyaç duyulmaz.
İş Kanıtı (PoW): Blok zincirinin güvenliğini ve değiştirilemezliğini sağlamak için karmaşık matematiksel işlemler kullanır.
Sınırlı arz: Bitcoin'in toplam miktarı 21 milyon olarak belirlenmiştir ve bu da kıtlığı garanti eder.
Bu fikirler, Bitcoin'i ilk başarılı merkeziyetsiz dijital para birimi haline getirdi ve küresel finansal sistem üzerinde derin bir etki yarattı.
3.3 "Şifreleme Kılavuzu" Bitcoin üzerindeki etkisi
"Şifreleme Kılavuzu"nda şifreleme teknolojisi, elektronik para ve merkeziyetsiz sistemlerin tasvirinin, Satoshi Nakamoto'nun Bitcoin tasarımına önemli etkilerde bulunmuş olabileceği belirtiliyor. Stephenson'ın romanda ayrıntılı olarak tanımladığı elektronik para sistemi, Bitcoin'in birçok temel prensibi ile örtüşüyor.
Satoshi Nakamoto, Bitcoin'i tasarlarken geniş ölçüde şifreleme teknolojilerinden faydalandı. Bitcoin'in güvenliği ve işlem doğrulaması, SHA-256 hash algoritması ve ECDSA ile sağlandı. Bitcoin'in merkeziyetsiz tasarımı, romanda merkezi bir otoriteye ihtiyaç duymayan dağıtık sistem anlayışını yansıtır. Blockchain teknolojisi, işlem kayıtlarını dünya çapında sayısız düğümde dağıtarak gerçekleştirir.
3.4 "Şifreleme Kılavuzu" ile Bitcoin arasındaki farklar
Her ne kadar "Şifreleme Kılavuzu" birçok Kripto Varlıklar konseptini öngörmüş olsa da, bir roman olarak tartışmaları ve tasvirleri daha çok kurgusal bir ortamda gerçekleşmektedir. Bitcoin ile gerçek tasarım ve uygulama açısından belirgin farklılıklar bulunmaktadır:
Tamamen merkeziyetsiz ve güven mekanizması: Bitcoin tamamen merkeziyetsizdir, küresel dağıtımlı eşler arası ağ ve iş kanıtı mekanizmasına dayanır.
Defter ve Veri Depolama: Bitcoin, dağıtık bir defter olarak blok zinciri kullanır, her düğüm blok zincirinin bir kopyasını korur ve doğrular.
Şifreleme algoritmaları ve güvenlik: Bitcoin belirli şifreleme algoritmaları ve standartları kullanır, örneğin ECDSA ve SHA-256, ancak romanda belirli uygulama detayları hakkında ayrıntılı bilgi verilmemektedir.
4. Neal Stephenson'un Eşsiz İçgörüleri
Stephenson sadece Kripto Varlıkların geleceğini öngörmekle kalmadı, aynı zamanda diğer eserlerinde de birçok devrim niteliğinde teknolojik tasarım sundu. Örneğin, "kar fırtınası" adlı eserinde tasvir edilen "metaverse" kavramı bugün geniş bir tartışma ve keşif ortamı yaratmıştır.
"Şifreleme Kılavuzu"ndaki merkeziyetsiz elektronik para sistemi, günümüzdeki çeşitli kripto varlık projelerinin öncüsü olarak görülebilir. Romanın gizlilik koruma ve anonimlik vurgusu, Monero ve Zcash gibi birçok yeni tür kripto varlık projesini teşvik etmiştir.
Stephenson'un eserleri sadece bilim kurgu edebiyatının bir hazinesi değil, aynı zamanda gelecekteki teknoloji ve sosyal gelişmeler üzerine derin bir düşüncedir. Zengin hayal gücü ve titiz teknik tasvirler aracılığıyla, teknolojinin insan toplumu üzerindeki potansiyel etkilerini sergileyerek sayısız okuyucu ve teknoloji profesyonelinin düşünmesine ilham vermiştir.
5. Lamina1: Neal Stephenson'ın Yeni Keşfi
2022 yılında, Stephenson ve Bitcoin Vakfı'nın kurucu ortağı Peter Vessenes birlikte Lamina1'i kurdular, gerçek bir "açık metaverse" oluşturmayı hedefliyorlar. Lamina1, güçlü bir teknik altyapı sağlayarak kullanıcıların farklı sanal dünyalar arasında kesintisiz geçiş yapmalarını ve sürekli tutarlı bir dijital deneyim yaşamalarını sağlıyor.
Lamina1, geliştiricilerin ve işletmelerin yenilikçi dağıtık uygulamalar oluşturmasına destek veren bir dizi araç ve platform geliştirmiştir ve Web3 ekosisteminin gelişimi için sağlam bir altyapı sağlamaktadır. Beyaz kitabında şunları belirtmektedir: "Sanal dünyanın trilyon dolarlık ekonomisini gerçekleştirmek için öncelikle altyapı, destek ve kullanılabilirliğe odaklanmalıyız."
28 Mayıs 2023'te, Lamina1 ana ağı resmi olarak faaliyete geçti ve bu, gelişiminin önemli bir dönüm noktasını işaret ediyor. Lamina1 sadece bir metaverse ekosistemi değil, aynı zamanda Stephenson ve ekibinin gelecekteki dijital toplum ve teknoloji vizyonunun somut bir gerçekleşimidir. Gelecekte, Lamina1'in milyarlarca kullanıcı ve sayısız uygulamayı destekleyen metaverse temel katmanı olma potansiyeline sahip olması ve metaverse gelişimini yönlendirmesi ve teknolojik ilerlemeyi teşvik etmesi bekleniyor.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Neal Stephenson'un "Şifreleme Kılavuzu" Kripto Varlıklar'ı öngörüyor: Bilim Kurgu'dan Gerçekliğe
Bilim Kurgu Peygamberi: Neal Stephenson, "Şifreleme Kılavuzu"nda Kripto Varlıkların Geleceğini Nasıl Tahmin Etti
1999 yılında, internet henüz yaygınlaşmamışken ve dijital teknolojiler emekleme aşamasındayken, ünlü bilim kurgu yazarı Neal Stephenson, romanı "Şifreler Kitabı"nda kripto varlıklar ve merkeziyetsiz sistemlerin potansiyelini öngörmüştü. Bu öngörü sadece bu klasik eserde değil, ayrıca "Kar Taneleri"nde ortaya attığı "metaverse" kavramı gibi diğer eserlerinde de kendini gösteriyor. Bugün, kitapta yer alan birçok tasarım gerçeğe dönüşmüş durumda ve bu da insanı düşündürüyor: Stephenson'un eserleri Satoshi Nakamoto ve onun bitcoin'ine ilham mı verdi?
Bu makalede Stephenson'un "Şifreleme Sözlüğü" ile kripto varlıkların geleceğini nasıl öngördüğü, romandaki teknik tasarımlar ile Bitcoin'in benzerlikleri ve farklılıkları analiz edilecek, Stephenson'un benzersiz içgörüleri tartışılacak ve Lamina1 projesindeki son keşifleri tanıtılacaktır. Hadi bakalım, bu bilim kurgu ustasının edebi eserlerinde kripto varlıkların geleceğini nasıl öngördüğüne ve şekillendirdiğine bir göz atalım.
1. Neal Stephenson ve "Şifreleme Kılavuzu"
Neal Stephenson, çağdaş bilim kurgu edebiyatının ünlü yazarlarından biridir. 1999 yılında yayımlanan "Şifreleme Kılavuzu" hem edebiyat dünyasında büyük yankı uyandırmış hem de teknoloji ve finans alanlarında derin düşüncelere ilham vermiştir. Zaman ve mekânı aşan bu destan romanı, tarih, teknoloji ve macera unsurlarını harmanlayarak, iki zaman diliminde şifreleme uzmanları, bilgisayar korsanları ve matematikçilerin maceralarını anlatmaktadır.
Roman, modern şifreleme prensiplerini detaylı bir şekilde tanıtmaktadır, örneğin RSA algoritması gibi, ayrıca UNIX işletim sistemi gibi bilgisayar güvenliği konularını da kapsamaktadır. Stephenson, kapsamlı teknik tarifleri ve karmaşık hikaye yapısıyla tanınmaktadır, "Şifreler Kitabı" şifreleme teknolojisinin bilgi güvenliği ve kişisel gizliliği sağlamadaki önemini ortaya koymaktadır. Bitcoin ve Kripto Varlıkların yükselişiyle birlikte, Stephenson'ın 20. yüzyılın sonlarında ortaya attığı birçok tasarı, yavaş yavaş gerçeklik haline gelmiştir.
2. "Şifreleme Kılavuzu"ndaki Kripto Varlıklar Prototipi
2.1 Elektronik Para'nın Tasarımı
Roman, "Epiphyte Corporation" adlı bir şirketi anlatıyor. Bu şirket, şifreleme temelli dijital varlık sistemleri geliştirmeye adanmıştır. Bu şirket, gelişmiş şifreleme teknolojileri ve dağıtık ağları kullanarak güvenli, anonim ve merkeziyetsiz bir elektronik ödeme sistemi oluşturmayı amaçlamaktadır. Bu tasarım, günümüzdeki kripto varlık sistemleri ile belirgin benzerlikler taşımakta olup, Stephenson'ın öngörüsünü yansıtmaktadır.
2.2 Açık Anahtar Şifrelemesi ve Dijital İmza
Romanda, açık anahtar şifrelemesi ve dijital imzanın kullanımı anlatılmaktadır. Sanal para ticareti, açık anahtar şifreleme teknolojisi ile gerçekleştirilir ve her kullanıcının bir açık anahtar ve bir özel anahtar çifti vardır. Açık anahtar, işlem verilerini şifrelemek için kullanılır, özel anahtar ise şifre çözme ve imzalama için kullanılır. Bu teknolojiler, modern Kripto Varlıklar sisteminin temelini oluşturmaktadır.
Açık anahtar şifrelemesi, bilgi iletiminde güvenlik ve gizliliği sağlar. Dijital imza ise verilerin bütünlüğünü ve gerçekliğini doğrulamak için kullanılır, verilerin değiştirilmediğinden emin olmayı ve belirli bir gönderici tarafından gerçekten oluşturulduğunu garanti eder. Bu mekanizmalar, Bitcoin işlemlerinin çalışma prensibiyle oldukça benzerdir.
2.3 Merkeziyetsiz Ağ
Stephenson, merkezi bir otoriteye ihtiyaç duymayan dağıtık bir sistemi, verilerin bütünlüğünü ve güvenliğini birlikte koruyan birden fazla düğüm aracılığıyla tasvir etti. Bu düşünce, Bitcoin'in blok zinciri teknolojisi ile benzer bir öz taşımaktadır.
2.4 Gizlilik Koruma ve Anonimlik
Romanda, şifreleme teknolojisinin kullanıcı gizliliğini nasıl koruduğu, işlemlerin izlenemez ve denetlenemez hale geldiği vurgulanıyor. Bu anlayış, modern kripto varlıklar içinde de kendini göstermektedir. Bitcoin tamamen anonim olmasa da, açık anahtar adresleri ve karıştırma teknikleri aracılığıyla belli bir düzeyde gizlilik koruma sağlamaktadır.
2.5 Dijital Kripto Varlıkların Gerçekleştirilmesi
"Şifreleme Kılavuzu" şifreleme teknolojisine dayalı bir dijital ekonomi sistemini sergilemektedir. Gerçek dünyada, Stephenson'un kehaneti yavaş yavaş gerçek olmaya başladı, dijital para birimleri dünya genelinde geniş bir kullanım alanı buldu ve blockchain teknolojisinin finans, tedarik zinciri, sağlık gibi birçok alanda uygulanmasını teşvik etti.
3. Satoshi Nakamoto ve Bitcoin'in Doğuşu
3.1 Bitcoin'in Arka Planı ve Kökeni
2008'de, Satoshi Nakamoto takma adıyla bilinen gizemli bir kişi, "Bitcoin: Eşler Arası Elektronik Nakit Sistemi" başlıklı beyaz kitabı yayımlayarak yeni bir merkeziyetsiz dijital para birimi olan Bitcoin'i tanıttı. 2009'da, Bitcoin ağı resmen başlatıldı ve ilk Bitcoin bloğu Satoshi Nakamoto tarafından madencilik yapıldı.
Bitcoin'in doğuş arka planı karmaşık ve derin sosyal ekonomik anlamlar taşımaktadır. 2008'deki küresel finansal kriz, geleneksel finans sistemine olan güvensizliği tetikledi ve merkeziyetsiz dijital para sistemleri ortaya çıktı. Bitcoin sistemi, geleneksel finans sistemindeki yüksek işlem maliyetleri, gecikmeler, merkezi kontrol ve potansiyel yolsuzluk riskleri gibi birçok sorunu çözmeyi amaçlamaktadır.
3.2 Bitcoin Beyaz Kitabı'nın temel düşüncesi
Satoshi Nakamoto'nun Bitcoin beyaz kitabı birkaç temel fikir ortaya koymuştur:
Bu fikirler, Bitcoin'i ilk başarılı merkeziyetsiz dijital para birimi haline getirdi ve küresel finansal sistem üzerinde derin bir etki yarattı.
3.3 "Şifreleme Kılavuzu" Bitcoin üzerindeki etkisi
"Şifreleme Kılavuzu"nda şifreleme teknolojisi, elektronik para ve merkeziyetsiz sistemlerin tasvirinin, Satoshi Nakamoto'nun Bitcoin tasarımına önemli etkilerde bulunmuş olabileceği belirtiliyor. Stephenson'ın romanda ayrıntılı olarak tanımladığı elektronik para sistemi, Bitcoin'in birçok temel prensibi ile örtüşüyor.
Satoshi Nakamoto, Bitcoin'i tasarlarken geniş ölçüde şifreleme teknolojilerinden faydalandı. Bitcoin'in güvenliği ve işlem doğrulaması, SHA-256 hash algoritması ve ECDSA ile sağlandı. Bitcoin'in merkeziyetsiz tasarımı, romanda merkezi bir otoriteye ihtiyaç duymayan dağıtık sistem anlayışını yansıtır. Blockchain teknolojisi, işlem kayıtlarını dünya çapında sayısız düğümde dağıtarak gerçekleştirir.
3.4 "Şifreleme Kılavuzu" ile Bitcoin arasındaki farklar
Her ne kadar "Şifreleme Kılavuzu" birçok Kripto Varlıklar konseptini öngörmüş olsa da, bir roman olarak tartışmaları ve tasvirleri daha çok kurgusal bir ortamda gerçekleşmektedir. Bitcoin ile gerçek tasarım ve uygulama açısından belirgin farklılıklar bulunmaktadır:
Tamamen merkeziyetsiz ve güven mekanizması: Bitcoin tamamen merkeziyetsizdir, küresel dağıtımlı eşler arası ağ ve iş kanıtı mekanizmasına dayanır.
Defter ve Veri Depolama: Bitcoin, dağıtık bir defter olarak blok zinciri kullanır, her düğüm blok zincirinin bir kopyasını korur ve doğrular.
Şifreleme algoritmaları ve güvenlik: Bitcoin belirli şifreleme algoritmaları ve standartları kullanır, örneğin ECDSA ve SHA-256, ancak romanda belirli uygulama detayları hakkında ayrıntılı bilgi verilmemektedir.
4. Neal Stephenson'un Eşsiz İçgörüleri
Stephenson sadece Kripto Varlıkların geleceğini öngörmekle kalmadı, aynı zamanda diğer eserlerinde de birçok devrim niteliğinde teknolojik tasarım sundu. Örneğin, "kar fırtınası" adlı eserinde tasvir edilen "metaverse" kavramı bugün geniş bir tartışma ve keşif ortamı yaratmıştır.
"Şifreleme Kılavuzu"ndaki merkeziyetsiz elektronik para sistemi, günümüzdeki çeşitli kripto varlık projelerinin öncüsü olarak görülebilir. Romanın gizlilik koruma ve anonimlik vurgusu, Monero ve Zcash gibi birçok yeni tür kripto varlık projesini teşvik etmiştir.
Stephenson'un eserleri sadece bilim kurgu edebiyatının bir hazinesi değil, aynı zamanda gelecekteki teknoloji ve sosyal gelişmeler üzerine derin bir düşüncedir. Zengin hayal gücü ve titiz teknik tasvirler aracılığıyla, teknolojinin insan toplumu üzerindeki potansiyel etkilerini sergileyerek sayısız okuyucu ve teknoloji profesyonelinin düşünmesine ilham vermiştir.
5. Lamina1: Neal Stephenson'ın Yeni Keşfi
2022 yılında, Stephenson ve Bitcoin Vakfı'nın kurucu ortağı Peter Vessenes birlikte Lamina1'i kurdular, gerçek bir "açık metaverse" oluşturmayı hedefliyorlar. Lamina1, güçlü bir teknik altyapı sağlayarak kullanıcıların farklı sanal dünyalar arasında kesintisiz geçiş yapmalarını ve sürekli tutarlı bir dijital deneyim yaşamalarını sağlıyor.
Lamina1, geliştiricilerin ve işletmelerin yenilikçi dağıtık uygulamalar oluşturmasına destek veren bir dizi araç ve platform geliştirmiştir ve Web3 ekosisteminin gelişimi için sağlam bir altyapı sağlamaktadır. Beyaz kitabında şunları belirtmektedir: "Sanal dünyanın trilyon dolarlık ekonomisini gerçekleştirmek için öncelikle altyapı, destek ve kullanılabilirliğe odaklanmalıyız."
28 Mayıs 2023'te, Lamina1 ana ağı resmi olarak faaliyete geçti ve bu, gelişiminin önemli bir dönüm noktasını işaret ediyor. Lamina1 sadece bir metaverse ekosistemi değil, aynı zamanda Stephenson ve ekibinin gelecekteki dijital toplum ve teknoloji vizyonunun somut bir gerçekleşimidir. Gelecekte, Lamina1'in milyarlarca kullanıcı ve sayısız uygulamayı destekleyen metaverse temel katmanı olma potansiyeline sahip olması ve metaverse gelişimini yönlendirmesi ve teknolojik ilerlemeyi teşvik etmesi bekleniyor.