2024年9月18日, Amerika Federal Rezerv (FED) Komitesi, federal fon faiz oranı hedef aralığını 50 baz puan düşürdüğünü duyurdu, yeni hedef aralığı %4.75 ile %5.00 arasında. Bu, 2020年3月以来美联储首次降息, para politikasının sıkılaştırma döneminden genişleme dönemine geçişini simgeliyor. Bu adım, küresel finansal piyasaların yüksek derecede关注ını çekti ve arkasında karmaşık bir ekonomik arka plan ve çok yönlü değerlendirmeler barındırıyor.
Federal Rezerv (FED)'in para politikası kararları uzun zamandır esas olarak iç ekonomik büyüme ve enflasyon olmak üzere iki faktöre dayanmaktadır. Tarihe baktığımızda, Federal Rezerv (FED) 1994, 1999 ve 2004 yıllarında yaşanan üç faiz artırımı döngüsü, Amerika ekonomisinde aşırı ısınma belirtileri veya enflasyon oranında bir artış trendi görüldüğünde alınan önlemler olmuştur. 2015 yılındaki faiz artırımı ise aşırı gevşek para politikasını kademeli olarak normale döndürmek için yapılmıştır.
Buna karşılık, Federal Rezerv'in faiz indirim kararları genellikle iki duruma ayrılır: birincisi, 1995 ve 2019 gibi önleyici faiz indirimleri; ikincisi, 2001 ve 2007 gibi ekonomik durgunluk veya krizle başa çıkmak için.
2022'de başlayan son faiz artırımı döngüsünün kendine özgü bir durumu var. O dönemde ABD ekonomisi dayanıklıydı ancak belirgin bir aşırı ısınma göstermiyordu. Ancak, arz tarafındaki şoklar, ABD Tüketici Fiyat Endeksi (CPI) yıllık artış hızının bir dönem %9.1'e yükselmesine neden oldu ve bu, 40 yılın en yüksek seviyesi oldu. Federal Rezerv (FED), 2021'de enflasyonu dizginlemek için en iyi fırsatı kaçırdığı için, 2022'de hızla yükselen fiyatları kontrol altına almak amacıyla agresif bir faiz artırımı politikası uygulamak zorunda kaldı.
Bugün, Federal Rezerv (FED) bir kez daha faiz oranlarını düşürmeye yöneldi ve bu, mevcut ekonomik duruma ilişkin yeni bir değerlendirmesini yansıtıyor. Bu politika değişikliği yalnızca ABD iç ekonomisini etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda küresel finansal piyasalar üzerinde de derin etkiler yaratabilir. Piyasa katılımcılarının, Federal Rezerv (FED) gelecekteki para politikası yönelimlerini ve bunun çeşitli varlık fiyatları üzerindeki potansiyel etkilerini yakından takip etmeleri gerekiyor.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
2024年9月18日, Amerika Federal Rezerv (FED) Komitesi, federal fon faiz oranı hedef aralığını 50 baz puan düşürdüğünü duyurdu, yeni hedef aralığı %4.75 ile %5.00 arasında. Bu, 2020年3月以来美联储首次降息, para politikasının sıkılaştırma döneminden genişleme dönemine geçişini simgeliyor. Bu adım, küresel finansal piyasaların yüksek derecede关注ını çekti ve arkasında karmaşık bir ekonomik arka plan ve çok yönlü değerlendirmeler barındırıyor.
Federal Rezerv (FED)'in para politikası kararları uzun zamandır esas olarak iç ekonomik büyüme ve enflasyon olmak üzere iki faktöre dayanmaktadır. Tarihe baktığımızda, Federal Rezerv (FED) 1994, 1999 ve 2004 yıllarında yaşanan üç faiz artırımı döngüsü, Amerika ekonomisinde aşırı ısınma belirtileri veya enflasyon oranında bir artış trendi görüldüğünde alınan önlemler olmuştur. 2015 yılındaki faiz artırımı ise aşırı gevşek para politikasını kademeli olarak normale döndürmek için yapılmıştır.
Buna karşılık, Federal Rezerv'in faiz indirim kararları genellikle iki duruma ayrılır: birincisi, 1995 ve 2019 gibi önleyici faiz indirimleri; ikincisi, 2001 ve 2007 gibi ekonomik durgunluk veya krizle başa çıkmak için.
2022'de başlayan son faiz artırımı döngüsünün kendine özgü bir durumu var. O dönemde ABD ekonomisi dayanıklıydı ancak belirgin bir aşırı ısınma göstermiyordu. Ancak, arz tarafındaki şoklar, ABD Tüketici Fiyat Endeksi (CPI) yıllık artış hızının bir dönem %9.1'e yükselmesine neden oldu ve bu, 40 yılın en yüksek seviyesi oldu. Federal Rezerv (FED), 2021'de enflasyonu dizginlemek için en iyi fırsatı kaçırdığı için, 2022'de hızla yükselen fiyatları kontrol altına almak amacıyla agresif bir faiz artırımı politikası uygulamak zorunda kaldı.
Bugün, Federal Rezerv (FED) bir kez daha faiz oranlarını düşürmeye yöneldi ve bu, mevcut ekonomik duruma ilişkin yeni bir değerlendirmesini yansıtıyor. Bu politika değişikliği yalnızca ABD iç ekonomisini etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda küresel finansal piyasalar üzerinde de derin etkiler yaratabilir. Piyasa katılımcılarının, Federal Rezerv (FED) gelecekteki para politikası yönelimlerini ve bunun çeşitli varlık fiyatları üzerindeki potansiyel etkilerini yakından takip etmeleri gerekiyor.