Ekonomist Alex Krüger, piyasaların aşırı ısındığı ve kâr realizasyonu için doğru zamanın geldiği anlarda kullanılabilecek bir strateji üzerine dikkat çekici bir açıklama yaptı.
Krüger, bu gibi durumlarda, yatırımcıların kârlarını maksimize etmek ve risklerini en aza indirmek için Bitcoin vadeli işlemlerini kullanabileceğini belirtti.
Krüger’in önerisinde piyasanın sıcak olduğu dönemlerde öncelikle altcoinlerin satılması ve ardından elde edilen sermaye ile Bitcoin alınması gerektiği savunuluyor. Bu stratejinin kilit noktası ise Bitcoin spot piyasasındaki varlıkların karşısında vadeli işlemler piyasasında kısa pozisyon açmak. Bu adımla, yatırımcılar Bitcoin’in fiyat hareketlerinden etkilenmeden vadeli işlemlerdeki getiriyi kilitleyebiliyor.
Vadeli işlemler piyasasında carry adı verilen bu kazanç, vadeli fiyatlar ile spot fiyatlar arasındaki farktan kaynaklanıyor. Krüger, özellikle Bitcoin vadeli işlemlerinin üç aylık yıllıklandırılmış getirisi yüzde 30 seviyelerine ulaştığında bunun güçlü bir sinyal olduğunu söylüyor. Böyle bir durumda, vadeli işlemlerde kısa pozisyon açarak bu getiriyi vade sonuna kadar kilitlemek mümkün hale geliyor.
Bu stratejiyi vadeli işlemler yerine sürekli vadeli perpetual işlemlerle uygulamamanın daha avantajlı olduğunu da vurguluyor. Sürekli vadeli işlemlerde carry birkaç saat içinde değişebilirken, standart vadeli işlemlerde bu getiri vade sonuna kadar sabit kalabiliyor. Örneğin Krüger, Nisan 2021’de Bitcoin vadeli işlemlerinde yıllıklandırılmış yüzde 50’lik bir getirinin elde edilebileceğini ifade etti.
Bu stratejinin de kendince riskleri var
Ancak bu stratejinin belirli riskleri de bulunuyor. Krüger, bid-ask farkları, likidite sorunları ve karşı taraf riski gibi faktörlerin getiriyi etkileyebileceğini ve yatırımcıların bu tür işlemleri kendi araştırmaları sonucunda dikkatlice değerlendirmesi gerektiğini belirtiyor. Bu strateji, piyasaların kaldıraçla aşırı yüklendiği ve getirilerin tavan yaptığı anlarda, akıllı sermayenin kârlarını realize etmeye başladığı bir dönemde kullanılabilecek bir yöntem olarak öne çıkıyor.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Ünlü Ekonomist Yorumladı: Bitcoin ve Altcoinlerde Nasıl Maksimum Kazanç Sağlanır? - Koin Bülteni
Ekonomist Alex Krüger, piyasaların aşırı ısındığı ve kâr realizasyonu için doğru zamanın geldiği anlarda kullanılabilecek bir strateji üzerine dikkat çekici bir açıklama yaptı.
Krüger, bu gibi durumlarda, yatırımcıların kârlarını maksimize etmek ve risklerini en aza indirmek için Bitcoin vadeli işlemlerini kullanabileceğini belirtti.
Krüger’in önerisinde piyasanın sıcak olduğu dönemlerde öncelikle altcoinlerin satılması ve ardından elde edilen sermaye ile Bitcoin alınması gerektiği savunuluyor. Bu stratejinin kilit noktası ise Bitcoin spot piyasasındaki varlıkların karşısında vadeli işlemler piyasasında kısa pozisyon açmak. Bu adımla, yatırımcılar Bitcoin’in fiyat hareketlerinden etkilenmeden vadeli işlemlerdeki getiriyi kilitleyebiliyor.
Vadeli işlemler piyasasında carry adı verilen bu kazanç, vadeli fiyatlar ile spot fiyatlar arasındaki farktan kaynaklanıyor. Krüger, özellikle Bitcoin vadeli işlemlerinin üç aylık yıllıklandırılmış getirisi yüzde 30 seviyelerine ulaştığında bunun güçlü bir sinyal olduğunu söylüyor. Böyle bir durumda, vadeli işlemlerde kısa pozisyon açarak bu getiriyi vade sonuna kadar kilitlemek mümkün hale geliyor.
Bu stratejiyi vadeli işlemler yerine sürekli vadeli perpetual işlemlerle uygulamamanın daha avantajlı olduğunu da vurguluyor. Sürekli vadeli işlemlerde carry birkaç saat içinde değişebilirken, standart vadeli işlemlerde bu getiri vade sonuna kadar sabit kalabiliyor. Örneğin Krüger, Nisan 2021’de Bitcoin vadeli işlemlerinde yıllıklandırılmış yüzde 50’lik bir getirinin elde edilebileceğini ifade etti.
Bu stratejinin de kendince riskleri var
Ancak bu stratejinin belirli riskleri de bulunuyor. Krüger, bid-ask farkları, likidite sorunları ve karşı taraf riski gibi faktörlerin getiriyi etkileyebileceğini ve yatırımcıların bu tür işlemleri kendi araştırmaları sonucunda dikkatlice değerlendirmesi gerektiğini belirtiyor. Bu strateji, piyasaların kaldıraçla aşırı yüklendiği ve getirilerin tavan yaptığı anlarda, akıllı sermayenin kârlarını realize etmeye başladığı bir dönemde kullanılabilecek bir yöntem olarak öne çıkıyor.